bayram

kurban bayramlarını çocukken o kaddar çok severdim ki, bunda kurban bayramlarının şimdiki gibi dondurucu ayazlara sahip aylarda gerçekleşmeyip, daha ılık daha güneşli havalarda yaşanabiliyor olması, hayvan kesmenin içimde yaşattığı dexter vari his ve başlı başına bir tatil olan ve adı üstünde bayram olması vardı...hoş bayramlarda ben kendisine yeni giyecekler alındığı için mutlu olan çocuklardan olmazdım hiç..zira ne alırsak alalım, ya büyük olurdu bişeyleri ya da tam olanını ben sevmezdim..o yüzden bayramları diğer çocuklara göre bayram yapan en önemli hadise olan yeni ayakkabı ve yeni giysiler benim için önemsiz ve can sıkıcı şeylerdi. ama bir keresinde mavi bi spor ayakkabı almıştık. yanında u.s. yazıyordu..o ayakkabımı hiç unutamıyorum..ayaklarım büyümeseydi yıllarca o ayakkabıyı ayağımdan cıkarmazdım..dolaba da kendi ellerimle koymuştum da, annem daha sonrları bana sormadan " ihtiyaç sahibi " brisine verivermişti...ona benden daha çok ihtiyacı olabilecek bi insan olacağını sanmıyorum..bak kaç yıl geçmiş unutamamışım..neyse..ne diyordum ya, ya da ne diyecektim.

heh kurban bayramları... ben kurban ibadetinin ulviyetine inanan bir insan olduğum için hayvan kesilmesi hadisesine karşı değilim..bilakis, bir hayvanın ticari bir mal olarak kesilip, biçilip, satışa hazır hale gelmesindense bir inanç uğruna tanrıya kurban edilmesine daha sıcak bakıyorum, bir hayvan olarak.. ( insan düşünen bir hayvandır )

aile hiyerarşimizin en tepesinde yer alan dedemin, eski toprak olması kurban kesiminde yeni trend haline gelen vekaleten kurban kesilmesi hizmetine pas vermemesi ve hayvan kesiminin bizim kontrolümüzde, bizim aldığımız bir hayvanın, bizim istediğimiz bir kasap tarafından kesilmesi emrine sebep oluyor. o sonuçta atasından, dedesinden gördüklerini yaşattırmak telaşında elbette.. bu da hali ile kurban bayramlarından artık bilhassa ilk gününden benim huzursuz olmam sonucunu doğuruyor.. aile hiyerarşimizde dedemden sonra gelen ikinci büyük olan babam da kurban işlerinden elini eteğini çekip, bu işi amcam ve bana havale etmiş olunca ( kuzenlerim de dahil oluyor ara ara ) kurban bayramları neredeyse hiç gelmesin diyecek hale bürünüyorum.. bayram namazının bitmesi ile, hayvanın etlerinin yenmeye hazır bir halde evimize girişine kadar geçen sürede...

bu sene de, her sene olduğu gibi..dedem vekaleten kurban kesilmesi işini gündemine bile almayınca, dedem ve amcam soluğu hayvan pazarında aldılar..amcama da acıyorum..dedem yaşlandıkça inatçı ve zor birisi oluyor.. bir de geçmişindeki şaşaalı yaşam, sosyal toplum içindeki itibar artık yerini daha sakin bir hale bırakınca bunu kabullenemeyişinin stresini etrafındakilere yansıtıyor..babaannem bu strese dayanamayıp erkenden göçüp gidince bu stresi emme görevi dedemin en yakınındaki amcama kalıyor..

aile ilişkilerine giricem nerdeyse..

iki gün bitti..ikinci günün gecesinde bir bayram ziyaretinden dönüşte kendi odamda, kendi ellerimle hazırladığım bayram tabağından ( baklava, bir miktar kavurma, yaprak dolması, lahana dolması ) bir şeyler atıştırarak buraya bunları yazmaya geldim..

daha arkadaşlarımla yüzyüze bayramlaşamadım..iki gün yoğun geçiyor çünkü..ilk gün hayvan kesimi, ikinci gün ziyaret falan... bi de bu sene ilk gün cumaya geldi.. yine cumaya gelen böyle bir ilk gün olmuştu..o günü hiç unutamıyorum.o sene kurbana halamın kocası da ortak olmustu..cok titiz ve pinpirikli ve nasıl dieyim, hesabı kitabı cok seven, bir adamdır kendisi.. o sene kesilen hayvanın işkembesini bile kullanma derdindeydi ve o işkembeyi onunla ben temizlemek zorunda kalmıştım..kabus gibiydi.. pantolonum ıslanmıştı ve hava soğuktu ve cuma namazına gidilecekti.. titreye titreye hem abdest almıstım hem de namazı kılmıstık.. elime ve burnumun dernliklerne sinen işkembe kokusu ise..berbattı...

bu sene de ilk gün bayrama gelecek olduğu için o eski yaşananlar hayalimde canlandı..ve yine aynısı olursa diye korktum..aynısı değilse de, bir benzeri oldu..ve cuma namazından önce iş bitmeyince, araya cuma namazını sıkıştırmak gerekti..ama hava dondurucu soğuktu ve ben dışarda abdest falan alamazdım.. bayram namazı için aldığım abdestin uzun ömürlü çıkması..beni bundan kurtardı..ama camii buz gibiydi.. yine üşüdüm.. zaten ilk günler cok üşüyorum.. bayramdan sonra da mutlaka hasta oluyorum..bakalım bu bayram sonunda ne olacak..

dağıtarak yazmışım yine..

pat diye bitiverdi bu da..

iyi bayramlar kiengsi..iyi bayramlar okuyucu..